NACE Kod Rehberi Kocaeli Ticaret Odası Kocaeli Chamber Of Commerce

NACE Kod Rehberi Kocaeli Ticaret Odası Kocaeli Chamber Of Commerce

Bu kapsamda yargı kararlarının ESB aracılığı ilebildirilmesi Anayasanın 9. Maddesinde güvence altına yargı yetkisinin, TürkMilleti adına bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılacağı ilkesine aykırıdır.Özel hukuk kişisi olan ESB mahkeme kararlarının bildirilmesine ilişkin olarakyetkilendirilemez. Öncelikle belirtmek gerekir ki; Anayasanın 13. Maddesine göretemel hak ve özgürlükler ancak kanunla sınırlanabileceğinden kanun metnininyukarıda belirlenen belirlilik ve öngörülebilirlik niteliklerine sahip olmasıgerekir. Yasa metninde yer almayan açıklığın yargı kararlarıyla sağlanmasıAnayasaya göre mümkün değildir. Diğer taraftan Ali Kıdık ve devamında verilenkararlarla Anayasa Mahkemesinin yukarıda sözü edilen yapısal sorunlarıgiderdiğini söylemek de mümkün değildir\. Hızlıca üye ol, geniş pin-up yelpazesine erişiminin tadını çıkar. resmi web www.pusulaistanbul.com/»>pin up giriş http://www.pusulaistanbul.com/\. Bu kararlara karşı CMK uyarınca itiraz edilebileceği düzenlenmişise de itiraz etmeden önce kararın gereğini yerine getirmek zorunlututulmuştur. Kaldı ki itiraz kapalı devre çalışan sulh ceza hakimliklerineyapılmak zorundadır.

Asteğ­men rütbesindeki bir yedek subayın disiplin subayı olması mümkün olma­dığı gibi, yarbay ve albay rütbelerindeki subaylar da bu göreve seçilemezler. Aksi halde mahkeme kanuna uygun kurulmamış olur[292]. Subay, astsubay, Millî Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli Devlet memurları, uzman jandarma ve uzman erbaşlar; Oda hapsi cezalarında; mümkün olduğu takdirde cezayı tek başlarına belirli bir hapis odasında geçirirler. Askerî öğrenciler ile erbaş ve erler; oda hapsi cezasını belirli hapis odalarında topluca geçirirler. Hapis odalarının kapısında bir nöbetçi bulundurulur. Oda hapsi cezalarında maaş ve diğer ödeneklerden kesinti yapılmaz. Salt olarak siyasi veya ideolojik amaçla hareketlerde bulunmak, bu suçun oluşumu için yeterli değildir. Ayrıca söz konusu fiiller nedeniyle kurumun huzur, sükûn ve ça­lışma düzeni de bozulmalıdır.

Buna karşılık, Jandarma iç güvenlik makamları;sınır birliklerinin sorumluluk alanı içinde ve bu birliklerin yokluğunda meydana gelen ve 1918 Sayılı Yasanın dışında kalan, sınır olaylarına ilişkin ihlal ve suçlara elkoyarak; yetkili sınır birliği makamını gecikmeksizin haberdar eder. Polis sorumluluk alanında; herhangi bir suçla karşılaşan Jandarma iç güvenlik kuvvetlerine mensup Jandarmalar, orada o anda polis yoksa olaya müdahale etmek ve polise de haber vermek, polis memurlarının istemi üzerine gerekli yardımı, yapmakla yükümlüdür. Bu gibi durumlarda Jandarma; polis memurları gelinceye kadar olay yerinde soruşturma yapamazlar. Durumu olduğu gibi koruyarak, delillerin kaybolmaması için gereken önlemleri alırlar. Olay yerinde elkoydukları nesneleri gelen polis memurlarına bir alındı belgesiyle teslim ederler. Jandarma; polis memurlarının gelmesi, geciktiğinde soruşturma yapar ve soruşturma evrakını, istem olmadan ilgili polis makamlarına gönderir. Ayrıca hazırlık soruşturması sırasındaki tutuklu ve acele işlerde; olayın sanık ve tanıkları, Cumhuriyet Savcılığının yazılı istekte bulunması üzerine belirtilen gün, saat ve yerde, adli kolluk makam ve memurlarınca hazır bulundurulur. Bu yazılı istekler, kanunen yetkili bir merciin emri niteliğinde olup; gereğinde zor kullanılarak yerine getirilir. Zor kullanmaya ilişkin diğer ayrıntılar yönünden, bu yönetmeliğin ihzar müzekkerelerinin yerine getirilmesine ilişkin hükümlerine uyulur. Emniyet ve asayiş hizmetlerinden Jandarmayı ilgilendiren ve Jandarmanın görev ve sorumluluk alanında yapılacak işlere ilişkin, her türlü istek ve tebligat mülki amirin genel isteklerine göre, Jandarma iç güvenlik komutanlıklarınca hazırlanarak mülki amir imzasıyla gereken yerlere gönderilir. Jandarma Genel Komutanı, Jandarma Teşkilatının en büyük amiri olup; silsile esası içinde, tüm birliklere kanun ve nizamlarda öngörülen görevlere ilişkin emir-komuta yetkisine sahiptir. Komutanlığın bütün iş ve işlemlerinden sorumludur.

Başka bir organın yargı denetimine tabi olmayan böyle bir disiplin uygulamasının memur güvenliği ve hâkim bağımsızlığını ihlal ettiği açıktır[418]. Amirlik bazı suçların işlenmesi sırasında da doğabilir. Maddesi uyarınca fesat ve isyan halinde her üst, emir ve komuta işini üzerine almakla görevlidir. Böyle durumlar oluştuğunda emir ve komuta işini devralan üst, amir konumuna geçmektedir. Maddesi uyarınca, disipline aykırı gördüğü her hale müdahaleye ve emir vermeye her üst yetkili ve aynı zamanda görevlidir. Böyle durumlarda müdahalenin yapılması ve emir verilmesiyle ast ile üst arasında hizmet ilişkisi kurulduğundan, üst amir konumuna geçmektedir[282]. Belirtilen durumlarda, suçların işlenmesi sırasında oluşan amirlik, disiplin amirliği olmadığından, bu kişilerin astlarına disiplin cezası verme yetkileri yoktur.

Bu durumda “mahkemeye başvuru hakkı” gereği disiplin cezalarına karşı yargı yolu açılacaktır. Maddenin yargı denetimini genişletici etkisi olduğu söylenebilir. Konunun teknik boyutu, önemi ve uygulamada en çok tartışılan sorun olması nedeniyle kişi özgürlüğü başlığı altında aşağıda incelenecektir. AYİM bu tür cezaların yargısal denetimin yaparken, disiplin amirinin eylemin hangi suçu oluşturduğu konusundaki değerlendirmesi ile bağlı kalmamakta, eylemin hangi suçu oluşturduğuna kendisi karar verdikten sonra, bu eylemin AsCK’nun 165. Maddesinde yazılı emre itaatsizlik yada saygısızlık suçlarından birini oluşturup oluşturmadığına bakmaktadır. Madde kapsamına giriyorsa disiplin amiri cezayı 657 SK göre vermiş olsa dahi bu cezanın yargı denetimi dışı olduğunu belirtip ancak yokluk haliyle sınırlı denetim yapmaktadır[734]. AYİM, disiplin kurulu kararıyla askeri öğrencilikten çıkarma işlemlerini istisnasız olarak denetlemektedir[729]. Yine AYİM üyesi iken AYİM disiplin kurulunca uyarı cezası ile cezalandırılan bir askeri hakimin açtığı davada, disiplin kurullarının kararlarına karşı yargı denetimi yolunun açık olduğuna karar vermiştir[730]. AİHM, askeri personeli yargılamak amacıyla kısmen ya da tamamen askeri üyelerden oluşan askeri mahkemelerin kurulması uygulamasının, çok sayıda taraf devletin hukuk sisteminde bulunduğunu, ancak bağımsızlıklarını ve tarafsızlıklarını güvence altına alacak yeterli koruma tedbirlerinin bulunması halinde AİHS’ne uygunluk arz edeceğini belirtmektedir. Disiplin mahkemelerinin yapısının AİHS’ne uygun olup olmadığını incelemeden önce, bu mahkemelerin AİHS’nin 6.

Çünkü Bilgi Edinme Kuruluna müracaat edebilmenin ön şartı önce kendi kurumunuzun talebinizi reddetmesidir. Davacı bunu ispat maksadıyla bu belgeyi eklemek zorundadır. Ayrıca kurumun red yazısındaki ifadelerin (sicillerin incelettirilemeyeceği) askeri sırla uzaktan yakından ilgisi olmadığı gibi, kurumla ilgili değil doğrudan davacıyla ilgilidir. Bu cezanın da “sebep unsuru” yönünden ağır ve bariz sakatlık içerdiğinden, yok hükmünde sayılması gerekir. Kanaatimizce bu olayda disiplin tecavüzü kabul edilen eylem Anayasal (m.74) ve yasal (İçHİZK. m.25) bir hakkın kullanılmasından başka bir şey değildir. Bu eylemin disiplin tecavüzü kabul edilmesi “hukuki yokluk” olarak kabul edilmeli ve işlem “sebep” unsuru yönünden “yoklukla malul” sayılmalıdır. Yargı denetimine açık olan disiplin cezalarında dava açma süresi, diğer idari işlemlerde olduğu gibi yazılı bildirim tarihinden itibaren 60 gündür.

Bunların dışında kalan nitelikli ve kapsamlı ikaz/tenkit /muaheze işlemleri aleyhine Askeri Ceza Kanununun 165 ve 17. Maddelerine göre doğrudan doğruya bir uyarı cezası şeklinde tesis olunmadıkça iptal davası açılabilir. Bu takdirde, hiç şüphe yok ki bu işlemler de iptal davasının kabul şartlarını taşımalıdır. Bu cümleden olarak, idari davaya konu edilebilse bile bu işlemler hakkında söz gelimi yerindelik denetimi yapılamaz ve takdir yetkisini kaldıracak şekilde karar verilemez. Haliyle şartları varsa yokluk denetimi de yapılabilir. Başka bir anlatımla, Kanununun 21/son maddesindeki hükümden maksat, gerçekten ve her bakımdan askeri disiplin suç ve tecavüzlerinden ötürü verilen cezaların yargı denetimine mani olmaktır. Fıkrasında “Silahlı Kuvvetler Mensupları ile hakimler ve savcılar hakkındaki hükümler saklıdır.” şeklinde bir düzenleme öngörülmüştür. Sözleşmenin adil  yargılama  ilkesini  düzenleyen 6. Herkes  gerek  medeni  hak  ve yükümlülükle ilgili nizalar  gerek cezai alanda  kendisine  yöneltilen  suçlamalar  konusunda  karar  verecek  olan  yasayla  kurulmuş,bağımsız  ve  tarafsız  bir  mahkeme  tarafından  davasının  makul bir süre  içinde, hakkaniyete  uygun ve  açık  olarak  görülmesini  isteme  hakkına  sahiptir”. Adil yargılanmanın hakkının birinci şartı, yargılamanın bir “mahkeme” tarafından yapılmasıdır. AİHM içtihatlarında “mahkeme” deyimi, kanunla kurulan yürütme organı ve ta­raflar önünde bağımsız ve tarafsız bir makamı ifade eder[657].

İnceleme ve değerlendirme dosya üzerinden ve gizli olarak yapılır. Boşalan asıl üyelikler yerine Genel Kurulda en çok oy alan yedek üyeden başlayarak Onur Kurulu kararıyla yedek üye asıl üyeliğe çağrılır. Denetçiler, Yönetim Kurulu kararıyla gerekli görülen Yönetim Kurulu toplantılarına gözlemci olarak katılabilirler. Madde 23 – Denetim Kurulu üç asıl üyeden oluşur. Yönetim Kurulundan yazıyla başvurarak izin almadan veya hastalık gibi bir özrü bulunmadan birbirini izleyen üç toplantıya katılmayan başkan ve yönetim kurulu üyelerinin görevleri kendiliğinden düşer. Madde 20 – Yönetim Kurulu Cemiyetin yönetim organıdır ve asıl üyelerden seçilen 11 kişiden oluşur. Yönetim Kurulu, Cemiyet başkanını, iki başkan yardımcısını ve bir genel sekreter ile en çok iki genel sekreter yardımcısını ve genel sayman üyeyi kendi üyeleri arasından seçerek görev bölümü yapar. F) Genel kurul, gündemdeki konuların görüşülerek karara bağlanmasıyla sonuçlandırılır. Genel kurulda her üyenin bir oy hakkı vardır; üye oyunu şahsen kullanmak zorundadır.

Verilen idari tedbirniteliğindeki erişim engellenmesi veya içeriğin çıkarılması kararlarına karşıidari yargıda dava açılacak, uygun sonuç alınamaması halinde AnayasaMahkemesine bireysel başvuru yapılacaktır. Bu sürecin ortalama on yıla yakınbir süre alacağı öngörülebilir. “Makul” ya da “meşru” bir bağlantı noktası olmadan bir devletinkendi sınırlarını aşarak cezalandırma yetkisini kullanmaya kalkışması halindebunun başka devletlerin iç işlerine karışmama ilkesi ile çelişeceğimuhakkaktır. Maddesinde yer alan ölçülülük ilkesi,amaç ve araç arasında hakkaniyete uygun bir dengenin bulunması gereğini ifadeeder. Ölçülülük, aynı zamanda yasal önlemin sınırlama amacına ulaşmayaelverişli olmasını, amaç ve aracın ölçülü bir oranı kapsamasını ve sınırlayıcıönlemin demokratik toplum düzeni bakımından zorunluluk taşımasını da içeren birilkedir. Hukukun genel prensibi gereği “hukuken korunması gereken amaçla”, buamacı gerçekleştirmek için kanunda tanımlı “hukuki himaye yönteminin yaniaracın” orantılı olması aranmalıdır.

  • Cezanın derhal yada uygun bir zamanda infazı mümkün iken sırf cezalıyı geç terhis etmek saikiyle cezanın infazının terhise bırakılması yetkinin kötüye kullanılmasıdır.
  • Dördüncü olarak nezdinde hak aranılan mahkeme “tarafsız” olmalıdır.
  • Kanunun disiplin suçu olarak cezalandırdığı eylemler 47-61/A  maddeleri arasında yer almaktadır.

Olay yeri yakınında bulunan kişiler kontrol edilir. Hazırlık soruşturması, Cumhuriyet Savcıları ile Kanunlarda özel olarak gösterilen durumlarda, diğer adli makamlarca yürütülür. Karayollarında meydana gelen ve yalnız maddi hasarla sonuçlanan trafik kazalarında tarafların anlaşması halinde ve fiil başka bir suç oluşturmuyorsa adli kovuşturma yapılmaz ve T. 3005 Sayılı Kanuna ilişkin talimatnamede gösterilen esaslara uygun olarak bir suçüstü tutanağı düzenlemek;suçtan zarar gören ve tanıklara imzalatmak. (4) Tanık ifadelerini aldıktan ve maddi delilleri topladıktan sonra; gerekli görüldüğünde, sanık olabilecek şüphelinin ifadesine başvurur. (2) Delil olabileceği umulan her türlü nesneyi saptar. Herhangi bir nedenle kaybolması umulanları, uygun şekilde koruma ve güvenlik altına alır.

Las Terrazas de Tazones

©   Todos los derechos reservados. Designed by Vulpe T.I.


Ir al contenido